Sn. KOJİMA [ KOJİMA adına Sahte hesaplar açıp hem şahsı hemde Zazaca ile ilgili çalışmalarınıı menupüle edenlere cevaptır.]
Kendimi az çok tanıtayım. Daha doğrusu, Türkiye’de hakkımda bazı doğru olmayan şeyler söylenip yazılıyor. Onların bir kısmını düzeltmek isterim.
Vikipedi’nin benimle ilgili sayfada örneğin şöyle yazılıyor. https://tr.wikipedia.org/wiki/
“Strasbourg Üniversitesi’nde Türk dili üzerine lisans eğitimi aldığı dönemde Fransa'yı sevdi ve orada yaşamaya karar verdi. 1973 ve 1978 yılları arasında Fransızlara Japonca öğretmenliği yaptı.
(・・・)
1986'da Lazca üzerine saha çalışması için Türk devletinden izin aldı. Saha çalışması yaptığı dönemde davet edildiği bir Laz düğününde Lazca şarkı söylediği için Pazar ilçesinde polisler tarafından darp edilerek göz altına alındı. Daha sonra Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Kojima'yı Japonya'ya sınır dışı etti.”
Ben, Strasbourg Üniversite’sinde dil bilimi, fonetik, fonoloji, etnoloji vs üzerine eğitimi aldım. Ama “Türk dili üzerine lisans eğitimi” almış değilim.
1972 yılından beri bugüne dek Fransızlara Japonca öğretmenliği yapıyorum. Sadece 1973 ve 1978 yılları arasında değildir.
Ben, davet edildiğim Laz düğününde Lazca şarkı söyleyecektim. Ama polisler o düğüne gitmeme karşı çıktılar. Düğüne gitmedim ve darp da edilmedim. Sınır dışı da edilmedim o çağda.
Türkiye’de yayınlanan gazete vs’de de daha başka hiç gerçekçi olmayan makaleler vardır. İyice düşünüp taşınmadan inanmayınız.
Zazaca ile Kürtçe, ayrı dillerdir.
Kürtler ile Zazalar, hangi dil ile anlaşıyorlar ?
Türkiye’ye henüz gitmemiş olduğum çağda Fransa ve Almanya’da rastladığım Kürtler, Zazacayı Kürtçenin lehçesi olarak kabul ediyorlardı.
Halbuki Kürtler, Zazalar ile Kürtçe konuşmuyorlardı. Onların ortak dili, Türkçe idi.
Kürtler Zazacayı anlayamazlar. Öte yandan Zazalar da Kürtçeyi anlayamazlar. Öyle ise nasıl bir dil öbürün “lehçesi” diye kabul edilebilirdi ?
“Here-were” ile “Sô-bê”.
Bir gün Tunceli’de bulundum. O bölgedeki Kürtler, “Git !” demek için “Here !” diyorlardı. Aynı anlamda Zazalar, “Sô” diyorlardı.
“Gel !” ise Kürtçe “Were !”, Zazaca “Bê !” idi.
Bundan dolayı o bölgede Kürtlere “Here-were konuşuyorlar”, Zazalara “Sô-bê konuşuyorlar” derlerdi.
Temel fiiller böylece hiç benzemezse acaba ayrı dil değil miler ?
Daha sonra Bingöl’de de bulundum. Oradaki Zazalar, “Sô-bê” değil, “Şû-bî” şekilde konuşuyorlardı.
Zazaca fiillerin çekimi
Zazaca fiillerin çekimini öğrenmeğe çalıştım.
Şimdiki zaman
Pulor’da, yani Tunceli Ovacık’ta, “içmek” anlamına gelen zazaca fiili, şimdiki zamanda şöyle çekilir.
Ez sımôw (ben içiyorum)
Tı sımêna (sen içiyorsun)
O sımêno (o [eril] içiyor)
O sımêna (o [dişil] içiyor)
Mâ sımeymı (biz içiyoruz)
Sımâ sımêné (siz içiyorsunuz)
Î sımêné (onlar içiyorlar)
Geçmiş zaman
Aynı fdilin geçmiş zaman çekimini öğrendiğimde son derece şaşırdım.
Mı sımıt (ben içtim)
To sımıt (sen içtin)
Î sımıt (o [eril] içti)
Ay sımıt (o [dişil] içti)
Mâ sımıt (biz içtik)
Sımâ sımıt (siz içtiniz)
İnû sımıt (onlar içtiler)
Gördüğünüz gibi, geçmiş zamanda fiilin şekli öznesine göre değişmez.
Daha sonra başka özellik de ğrendim. Zazaca fiillerinin şekli, geçmiş zamanda nesnesine göre değişiyor.
Bu özelliği, Kürtçede yok. Kürtçe ile Zazacanın gramer yapsı bu kadar farklı ise, benzerlik ne kadar varsa da, şüphesiz ayrı dillerdir.
Zazacanın hiç “Kürtçenin lehçesi” olmadığını 1993 yılında Japonya’da yayınlanan dünya dilleri ile ilgili Sanseidô Gengogaku Daijiten’in 5’inci cilt 161 ~ 166 sayfalarında bulunan makalede açıkladım.
Gôichi Kojima