ZAZA FEDERASYONU : Altı şehirde Zazaca araştırması: Bir dil yok oluyor

ZAZA FEDERASYONU : Altı şehirde Zazaca araştırması: Bir dil yok oluyor

Göç ve İnsani Yardım Vakfı (GİYAV) geçtiğimiz günlerde, “Türkiye’de Zazacanın Konuşulduğu Bölgelerde Dilin Kullanımı ve Geleceğe Dair Öngörüler” başlıklı bir rapor yayımladı.

UNESCO’nun ‘tehlike altındaki diller’ listesinde yer alan Zazaca giderek daha az konuşuluyor.

Anadili Zazaca olan kişilerin bu dili aile içinde, sokakta, sosyal ilişkilerinde kullanarak sürdürdüğü; yazılı eserler, görsel yayınlar, akademik çalışmaların oldukça sınırlı olduğu ve yeni nesillere dilin aktarılmasında önemli sorunlar yaşandığından hareketle yapılan araştırma, Zazacanın en çok konuşulduğu altı kent ile bu kentlerin ilçe ve köylerinde hem çocuklarla hem de ebeveynleriyle konuşularak yürütüldü.

Araştırmada Zazacanın ev içinde, sokakta, sosyal ilişkilerde kullanıldığı ancak yeni nesillerde yaş küçüldükçe kullanımının daha çok azaldığı tespit edildi.

Zazaca dilini konuşanların dilin korunmasını önemsedikleri ve bu alanda yapılan seçmeli ders, kurslar, iletişim araçları vb. ilgi duyduklarını belirttikleri araştırma bir kez daha; dilin karşı karşıya olduğu tehlikeyi tespit etti.

Araştırmanın verilerine geçmeden önce Zazacaya dair birkaç tarihi hatırlatmayı paylaşalım: Zazacanın bilimsel olarak araştırılması tarihte ilk olarak 1856 yılında yapıldı.

Bu dilde ilk yazılı metin Peter Lerch tarafından 1857 yılında Petersburg’da yayımlandı. Lerch’in çalışmaları Osmanlı-Kırım savaşında Rus güçlerine esir düşen ve ağırlıklı olarak Palulu ve Bingöllü esir askerlerden elde ettiği bilgilere dayanıyordu.

Diğer bir araştırmacı olan Friedrich Müller ise yaptığı çalışma ve araştırmalarda Zazacanın Kürtçe ve Farsçaya göre daha eski bir dil olduğu tespitini yaptı.

Zaza dilinin diğer metinleri Alman arkeolog Albert von Le Coq tarafından yayımlandı.

Araştırma verileri ne söylüyor?

GİYAV araştırması, Diyarbakır Merkez, Lice, Hani, Eğil, Dicle Kulp, Çermik ilçe ve köylerini; Bingöl Merkez, Bingöl Genç ilçe ve köylerini; Şanlıurfa’nın Siverek, Muş’un Varto ilçesi ve köylerini, Dersim kent merkezi ve köylerini ve Erzincan köylerini kapsayacak biçimde yapıldı.

Anadili Zazaca olan çocuklar ve ebeveynlerini kapsayan araştırmada çocukların yüzde 13’ü 6-9 yaş aralığında, yüzde 35,2’si 10-13 yaş aralığında ve yüzde 51,8’i de 14-17 yaş aralığında yer aldı.

“Anadilinizi ne düzeyde biliyorsunuz” sorusuna; “Konuşuyorum, anlıyorum ve yazabiliyorum” diyen çocukların oranı 7,9 olarak tespit edildi. “Konuşuyorum, anlıyorum ve yazabiliyorum” diyen ebeveynlerin oranı ise 8,7 oldu.

Anadili Zazaca olan çocuklar “Anadilinizi kimler aracılığıyla öğrendiniz?” sorusuna yüzde 67,2’si aileden öğrendiğini, yüzde 32,8’i ise komşu ya da arkadaşlardan öğrendiğini söyledi.

Çocukların yüzde 86,7’si “Anadilinizi öğrenmek ve daha iyi konuşmak ister misiniz” sorusuna ‘evet’ yanıtını verdi. Bu soruya ‘evet’ diyen ebeveynlerin oranı ise yüzde 91,6 oldu.

Yine “Anadilinizi öğrenmek için kurs imkânı olsa katılır mısınız” sorusuna çocukların yüzde 67,2’si, ebeveynlerin yüzde 66,7’si ‘evet’ dedi. Ebeveynler “Çocuklarınıza anadillerini öğretmek için çaba harcıyor musunuz” sorusuna yüzde 64,1 oranında da ‘evet’ yanıtın verdi.

Araştırma Zaza ailelerde evin içinde kullanılan dilin yüzde 56,1 ile Zazaca olduğunu vurgularken, evde konuşulan ikinci dilin ise yüzde 43,9 ile Türkçe olduğunu tespit etti.

 

“Evinizin içinde anadilinizi ne sıklıkla konuşursunuz?” sorusuna çocuklar yüzde 40,1 ile ‘her zaman’ yanıtını verirken, ebeveynlerin ‘her zaman’ yanıtının oranı ise yüzde 70,9 oldu.

Araştırmaya göre anne babasıyla ana dilini konuşan çocukların oranı yüzde 46,6. Çocuklarıyla ana dilini konuşan ebeveynlerin oranı ise 62,5.

 

Çocuklar sokakta hangi dili konuştuklarına dair soruya 58,8 oranında Türkçe, 40,1 oranında Zazaca diye yanıt verirken; ebeveynler sosyal hayatta hangi dili konuştuklarına dair soruya 73,8 ile Zazaca, 24,6 ile Türkçe diye yanıt verdi.

 

Araştırmaya göre okulunda anadilinde eğitim almak isteyen çocukların oranı 66,4. Çocukları için anadilinde eğitim talep eden ebeveynlerin oranı ise 73,5.

Ancak bu veriye rağmen çocuklar “Okulunuzda anadilinizi seçmeli ders olarak seçtiniz mi” sorusuna yüzde 73,2 oranında hayır demişler. Bunun nedeni ise böyle bir seçeneğin varlığından dahi haberdar olmamaları.

Anadilinizin varlığını sürdürmesinin önündeki en büyük tehlike nedir sorusuna, ebeveynler 27,5 oranında “Türkçe konuşulması” yanıtını verirken, yüzde 12,3 oranında “anadilde eğitimin olmaması”, yüzde 9,7 oranında “çocukların hep Türkçe konuşması”, yüzde 5,8 oranında “devlet baskısı” yanıtları verilmiş.

 
Altı şehirde Zazaca araştırması: Bir dil yok oluyor
 
Paylaş